Irak’ta Yükselen Şiddet Dalgası ve Özgür Irak Ordusu

Irak’ta son dönemde artan şiddet olaylarının etkisiyle hükümetin yetersizliği, Bölgesel Kürt Yönetim ve merkezi hükümet arasındaki çekişme, etnik, dini ve mezhebi çatışmalar gibi konuların yeniden Irak’ta gündemin başlıca konusu haline gelmeye başladığı görülmektedir. Özellikle Şiilere yönelik yapılan eylemlerin ardından El-Kaide’nin Irak’ta yeniden aktif olduğu ya da güçlendiği konuşulurken, Baas Partisi ve eski Sünni direnişin de eylemlere başladığına yönelik iddialar gündemi meşgul etmektedir. Bununla birlikte dikkat çekici biçimde Suriye ile birlikte adını duymaya alışık olduğumuz “Özgür Suriye Ordusu” tabiri şimdi de Irak için söylenir olmaya başlamıştır. Özgür Suriye Ordusu’na benzer bir biçimde 19 Temmuz 2012’de yayınlanan kuruluş bildirgesiyle “Özgür Irak Ordusu”nun kurulduğu açıklanmıştır. Özgür Irak Ordusu tarafından kendi internet sitelerinde(1) yayınlanan kuruluş bildirgesinde 3 temel amaçtan söz edilmektedir. Buna göre;

-Irak’taki İran (Safevi) işgaline karşı mücadele etmek,

-Suriye halkına ve Özgür Suriye Ordusu’na destek vermek,

-Irak’ta mücahitleri (Sünni mücahitler) bir çatı altında toplamak,

amacıyla Özgür Irak Ordusu’nun kurulduğu ifade edilmiştir. Irak’ın İran tarafından siyasi, ekonomik, güvenlik ve sosyal bakımdan işgal edildiği, askeri ve sivil bütün devlet müesseselerinin kontrol altına alındığının öne sürüldüğü bildiride, bu durumun tüm Iraklıların namus, din ve ülkeleri için savaşmasını gerektirdiği ifade edilmiştir. Ayrıca İran’ın sadece Irak değil, Körfez Ülkeleri, Afrika ve Güneydoğu Asya ülkelerinde de tehlikeye yaratmaya başladığının belirtildiği bildiride, bu yüzden bütün Iraklılar İran’a karşı mücadele etmeye davet edilmiştir. Ardından 1 Eylül 2012’de yayınladıkları başka bir bildiride ise özetle, Özgür Irak Ordusu, Irak hükümetinin binlerce Sünni’yi idam ettiğini öne sürerek, bunların öcünün alınacak, bu kişilerin kanlarının yerde kalmayacağı ve Safevilerin hükümetinin (burada Şiilerin çoğunlukta ve yönetici konumunda olduğu Irak merkezi hükümet kastediliyor) yıkılacağı ifade edilmiştir.(2)

Peki bu “Özgür Irak Ordusu” kimdir? Daha çok yeni bir oluşum olan Özgür Irak Ordusu hakkındaki bilgiler henüz oldukça sınırlıdır. Özgür Irak Ordusu’nun ambleminin ana temasını, haki yeşil üzerine, Irak’taki birçok kurum ve kuruluşun da amblemi/simgesinde yer alan “kartal” figürü ve Saddam Hüseyin dönemine ait Irak Bayrağı oluşturmaktadır. Ancak hem medya kuruluşlarında yer alan hem de sahadan aldığımız bilgiler şimdilik Özgür Irak Ordusu’nu yeterince tanımamıza imkan sağlayacak düzeyde değildir. Burada Özgür Irak Ordusu hakkında Irak’ta yayın yapan bazı medya kuruluşlarında yer alan haberleri zikretmek yerinde olabilir. Medyada yer alan bilgilere göre Özgür Irak Ordusu’nun Taha El-Duleymi adında Sünni bir din alimi tarafından organize edildiği iddia edilmektedir.(3) Taha El-Duleymi, Suudi Arabistan’dan yayın yapan Al-Wesal Televizyonu’nda yaptığı İslam dini içerikli (ama daha çok Sünni İslam bakışını yansıtan ve Şiiliğe karşı çıkan) programlar tanınmaktadır. Irak’ın Anbar vilayetindeki Duleymi aşiretine bağlı olan Taha El-Duleymi, aslında bir tıp doktorudur. Doktorluğu bırakarak ilahiyat okuyan Duleymi, kendi Sünni İslam’a vakfetmiş bir şahsiyet olarak tanınmaktadır. Zira Özgür Irak Ordusu tarafından yayınlanan bildirilere dikkat edilecek olursa Şii karşıtlığı çok net olarak görülmektedir. Özgür Suriye Ordusu’nun da genellikle Sünni Suriyelilerden oluştuğu düşünüldüğünde aralarındaki benzerlik dikkat çekmektedir. Aynı şekilde her iki güç de mevcut iktidara karşı bir tavır benimsemektedir.

Öte yandan Özgür Irak Ordusu içerisinde eski Baasçılar, eski ordu mensupları ve Sahva (Uyanış Konseyileri) güçlerinin yer aldığı ifade edilmektedir. Özellikle Sahva mensuplarının Özgür Irak Ordusu’nun büyük çoğunluğunu oluşturduğu söylenmektedir. Bilindiği gibi, Sahva güçleri, ABD’nin Irak’ta “terörle mücadele” konsepti içerisinde 2007 yılında özellikle Sünni Arap aşiretleri ile anlaşarak kurduğu, bütün ihtiyaçlarının (para, silah, muhimmat, kıyafet gibi) ABD tarafından karşılandığı, her aşiretin hakim olduğu bölgede terör örgütü El-Kaide ile savaşması için kurulmuştur. Daha sonra Sünnilerin siyasal sürece dahil edilmesi amacıyla Sahva güçlerinin tüm sorumlulukları Irak merkezi hükümetine devredilmiştir. Ancak ABD’nin Irak’tan çekilmesi sonrasında Sahva güçleri Irak hükümeti için bir problem olmuş ve uzun süre özellikle Sahva güçlerinin maaşlarının ödenmesi konusunda sıkıntılar ortaya çıkmıştır. Nihayetinde Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’nin tavsiyesi üzerine Irak hükümeti 10 Temmuz 2012’de Sahva güçlerinin feshedildiğini açıklamıştır. Bu gelişme dikkate alındığında, 19 Temmuz 2012’de Özgür Irak Ordusu’nun kurulduğunun açıklanması dikkat çekicidir. Özgür Irak Ordusu’nun Sahva güçlerinin etkin olduğu Anbar, Diyala, Selahattin, Musul, Kerkük ve Bağdat’ta aktif olduğu/olmaya çalıştığı söylenmektedir. Hatta Musul ve Anbar’da Özgür Irak Ordusu’na ait eğitim kamplarının bulunduğu iddia edilmektedir. Musul’dan edindiğimiz bilgiye göre, Özgür Irak Ordusu’nun Ağustos ayının sonunda “gövde gösterisi” niteliğinde askeri bir tören yaptığı söylenmektedir.

Ayrıca Özgür Irak Ordusu’nun Müslüman Bilginler Heyeti’nin Başkanı olan ve El-Kaide ile bağlantılı olduğu ileri sürülen Haris El-Dari ile de yakın ilişkisi olduğu iddia edilmektedir. Hatta Özgür Irak Ordusu’nun lideri olduğu söylenen Taha El-Duleymi ile Haris El-Dari arasında da kişisel yakınlık olduğundan bahsedilmektedir. Bununla birlikte Irak’taki bazı medya yayın organları, Özgür Irak Ordusu’nun dışarıdan destek aldığını, özellikle Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye tarafından organize edildiği ve hatta Türkiye’nin Irak’ta terör suçundan dolayı hakkında idam cezası verilen Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El-Haşimi ile eski Baas Partisi mensuplarını bir araya getirerek, Özgür Irak Ordusu’nun kurulmasına yardım ettiği ileri sürülmektedir.(4) İddianın yer aldığı kaynağın taraf oluşu dikkate alındığında haberi ciddiye almanın doğru olmayacağını söylemek mümkündür.

Diğer taraftan Özgür Irak Ordusu’nun Irak’ın güneyinde de aktif olma çabası içerisinde olduğu söylenmektedir. Özellikle Özgür Irak Ordusu mensuplarının Irak’ın güneyindeki vilayetlerden yüksek fiyatlar teklif ederek silah aldığı söylenmektedir. Böylece hem Irak’ın güneyindeki Şiilerin silahsızlandırılmasının hem de Özgür Irak Ordusu’na silah sağlanmasının hedeflendiği iddia edilmektedir. Nitekim Irak’taki Ayetullahlardan Beşir El-Necefi ve Kazım El-Hairi, kim olduğu bilinmeyen şahıslara silah satılmaması ve silah satmanın “namus” satmakla eşdeğer olduğunu belirten fetvalar yayınlamışlardır.

Sonuç olarak etkisi ve geleceği henüz net olarak bilinmese de Özgür Irak Ordusu’nun, Irak için yeni bir çatışma ve problem yaratabileceğini söylemek mümkündür. Özellikle Özgür Irak Ordusu’nun kuruluş bildirgesinde de ifade edildiği üzere mezhepsel bir kamplaşma ve çatışmaya girilmesi, Irak için oldukça tehlikelidir. Son dönemde Irak’ta yaşanan şiddet olayları dikkate alındığında yangının ilk kıvılcımlarının çıkmaya başladığı görülmektedir. Bununla birlikte, bu çatışmanın bölgesel kamplaşmaya götürülmesi ihtimal dahilindedir. Bu durum Ortadoğu’da yeni bir çatışma dinamiğini körükleyebileceği gibi Türkiye için de son derece karmaşık bir problem ortaya çıkarabilecektir. Suriye’deki gelişmelerde Türkiye’nin takındığı tavrın yanı sıra, Irak ile yaşanan problemler ve İran’ın bölgedeki durumu, bölgesel dinamikleri barındıran duvarın taşların yerinden oynatabilecektir. Bilinmesi gereken şudur ki; bütün taraflar bu duvarın altında durmaktadır ve duvarın yıkılması halinde herkes duvarın altında kalacaktır. Bu yüzden Ortadoğu politikasına yön veren bütün tarafların daha dikkatli politikalarla, uzlaşmacı ve uzlaştırıcı politikalar üretmesinin faydası olduğu düşünülmektedir.

Bilgay DUMAN

ORSAM Ortadoğu Uzmanı

 

Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE

Kaynak: ORSAM

 

——————————————

(1) Özgür Irak Ordusu’nun internet sitesi için bkz. http://www.freeiraqiarmy.org, Erişim: 24 Eylül 2012.

(2) Bildirinin Arapça Tam Metni İçin Bkz.http://www.freeiraqiarmy.org/portal1/?p=60, Erişim: 24 Eylül 2012.

(3) http://albainah.net/Index.aspx?function=Item&id=48451&lang=, Erişim: 24 Eylül 2012.

(4) http://www.al-bayyna.com/modules.php?name=News&file=article&sid=55585, Erişim: 24 Eylül 2012.

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Kosova Avrupa Konseyi Üyeliğine Bir Adım Daha Yaklaştı

Avrupa Konseyi'nin Siyasi İşler ve Demokrasi Komitesi, 31 ülkenin...

Bosna Hersek Seçim Yasası Değişti

Bosna Hersek, Dayton Barış Anlaşması sonrasında kurulan karmaşık siyasi...

Dijital Araçların Göç Süreçlerindeki Rolü

Hazırlayan: Büşra KEŞLİ TOROSLU Özet Bu araştırma, dijital teknolojilerin göç ve...

Sığınmacıların Ev Sahibi Ülkelere Katkıları: Türkiye’deki Suriyeliler

Sena Özdemir Göç Çalışmaları o-Staj Programı ÖZET İnsanlık tarihi kadar eskiye dayanan...