NATO’nun, Türkiye’ye Desteği

NATO üyesi 28 Kuzey Atlantik Antlaşması örgütü, Türkiye’nin isteği doğrultusunda 26.06.2012 Salı günü dördüncü madde kapsamında toplandı.

Toplantı gündem konusu ise Suriye’nin Türk jetini kendi kara sularında hiçbir ikaz ve caydırıcı bir uyarı yapmadan tamamen bilinç dışı ve uluslararası antlaşma ve sözleşmelere aykırı bir şekilde olayın sonucunu düşünmeden karadan bir uçaksavarla silahsız ve tehlike olarak görülmeyen F 4 keşif uçağını ve kimliği açık bir şekilde olan, bir gün öncesi gibi rutin bir uçuş yapan Türk jetini düşürmesiydi.

Türkiye NATO’ya dâhil olduğu 1952 yılı ve özelliklede soğuk savaş sonrasından bu yana önemli bir ve güçlü bir ülkesidir. Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra en kalabalık ordusuna sahip bir ülkeyiz. Bu kapsamda toplanan NATO 28 üye ülkesi olayı en şiddetli bir şekilde ve güçlü bir tavırla olayı kınadı. Açıklamayı NATO genel sekreteri Rasmussen tüm üye ülkeler adına yapmıştır.

NATO bu konuda Türkiye’nin yalnız olmadığını ve Türkiye’nin atacağı her adımda Türkiye’yi destekleyeceğini beyan etmiştir. 4’ncü madde; Bir üye ülkenin ulusal güvenliği, sınır bütünlüğü ya da bağımsızlığı tehlike altına girmesi halinde istişareler için diğer üye ülkeleri toplantıya çağırabilmesine imkân veriyor. Bu sorunun NATO nezdinde masada çözülmesine operasyona gerek kalmadan bir diyalog ile çözümüne gidilmesine imkân tanınıyor. 4’ncü madde en şiddetli bir şekilde bir kınamayı da içeriyor. Zaten dün toplantı sonucu NATO’nun 4’ncü madde kapsamındaki en şiddetli kınası yapıldı ve bu konuda Türkiye’nin yanında olunduğu tüm Dünya kamuoyuna genel sekreter tarafından ilan edilmiştir.

Şuan için NATO’nun, 5’nci maddesi gündeme gelmedi, 5’nci madde; “Taraflar, Kuzey Amerika’da veya Avrupa içlerinden bir veya daha çoğuna yöneltilecek silahlı bir saldırının hepsine yöneltilmiş bir saldırı olarak değerlendirileceği ve eğer böyle saldırı olursa Birleşmiş Milletler Yasası’nın 51’inci maddesinde tanınan bireysel ya da toplu öz savunma hakkını kullanarak, Kuzey Atlantik bölgesinde güvenliği sağlamak ve korumak için bireysel olarak ve diğer üye ülkeleri ile birlikte, silahlı kuvvet kullanımı da dâhil olmak üzere gerekli görülen eylemlerde bulunarak saldırıya uğrayan taraf ya da taraflara yardımcı olacakları konusunda anlaşmışlardır.”

Bu bağlamda sadece ve sadece NATO, Türkiye için 4’nçü madde için var olduğunu ve destekleyeceğini beyan etmiştir. Bu demektir ki şuan için hiçbir ülkenin savaşa girmeyeceğini anlayabiliriz. Her ne kadar bugün, Suriye liderinin biz savaş halindeyiz beyanatı, kendi ordu ve yandaşlarının her türlü senaryoya hazır olmalarını belirtmiştir.

Zaten Türk uçağını düşürmesinin bir nedeni gücünü, kendi düşman ülkelerine ve NATO’ya göstermiş oldu.

 

İbrahim Taşkıran

Araştırmacı

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Orta Güçler Çok Kutuplu Bir Dünya Yaratacak

Dani Rodrik - Cambridge Bu yazı ilk olarak 11 Kasım...

Amerika Bir Sonraki Sovyetler Birliği mi?

Harold James, Princeton Üniversitesi'nde Tarih ve Uluslararası İlişkiler Profesörü. Bu...

Stabil Kripto Paralar Doların Küresel Statüsünü Koruyabilir

Paul Ryan, ABD Temsilciler Meclisi'nin eski sözcüsü (2015-19), American...

Avrasya’da Kolektif Güvenlik: Moskova ve Yeni Delhi’den Bakışlar

Collective Security in (Eur)Asia: Views from Moscow and New...