Türkiye Siyasetine Dair Çıkarımlar

Türkiye’de siyaset, gerçekten ilginç safhalardan geçiyor. Siyasetçisinden seçmenine kadar geniş bir kitleyi ilgilendiren ciddi vakıalar ya aşırı önem atfedilerek ya da basite indirgenerek bir şekilde anlamsızlaştırılıyor, bağlamından koparılıyor ve en nihayetinde gerçekliğinden uzaklaştırılıyor. Politik anomali olarak isimlendirilebilecek Türkiye siyasetine dair birkaç çıkarımda bulunmak, hiç kuşkusuz hem tarihsel olarak hem de güncel anlamlarıyla siyaseti anlama çabasına iştirak etmeyi sağlayacaktır…

* İntikam duygusu

Türkiye siyasetinde intikam duygusunun en belirgin hissedildiği alanlar “siyasal ötekiler” üzerinden kendisini gösterir. Buna göre ötekileştirilen kimlikler, intikam alınması gereken süjeler olarak konumlandırılırlar. Tarihte yaşanmış olumsuz anılara sık atıflarla güncellenen politik zihinler, öteki unsurlara yönelik nefret ve şiddet duygularının körüklenmesinin önünü açar. Fakat bu olgu düal bir işleyişe sahiptir ve söz konusu ötekileştirilen kimlikler de benzer bir intikam alma hissiyle kaplanırlar. Siyasal alanda her iki boyut da rahatlıkla tespit edilebilir. Uzlaşmacı siyasetin imkanları da böylece sınırlanmış olmaktadır.

* Fetişizm

Türkiye siyasetinin bir başka ana unsuru da fetişizmdir. Normal dönemlerde normal anlamlar atfedilen değerler fetişleştirilerek gerçek anlamlarından uzaklaştırılırlar. Bunun da en bariz örneği devletin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün “değeri” üzerinden yaşanır. Devletin kurucu kişiliğini bu denli tartışmaların odağında tutma çabası, normal bir siyasal atmosferde anlaşılabilecek bir şey değildir. Ayrıca yakın zamanda sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen “TC eylemi” de benzer bir fetişizm olgusunu öne çıkarır. Bu fetişleştirme salt isimlere odaklanır ve ilgili kavram ve isimlerin içeriğinden bağımsız olarak potansiyel kitlesiyle iletişime geçer.

* Milliyetçilik

Türkiye siyasetinin önemli parametrelerinden birisi de hemen bütün siyasal konumlanmaların milliyetçi bir söyleme sahip olmasıdır. Yelpazenin hemen bütün temsilcileri milliyetçiliği bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde pompalamaktadırlar. Bu milliyetçi akım, devletin ana unsurlarının yanı sıra ötekileştirilmiş unsurlarında da baskındır. Bu denli popüler bir akım olarak milliyetçilik, daha ziyade banal bir tonda, satır aralarına saklanarak kendisini var etmekte ve en basit bir uzlaşmazlıkta dahi şiddetli bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

* Dayatmacılık

Türkiye siyasetinin en belirgin öğelerindendir. Siyasal kültürle de girift bir yapı arz eder. Hemen her siyasal konumlanmanın barındırdığı bir olgudur. Çoğulcu bir anlayıştan ziyade çoğunlukçu bir siyasal tasavvuru simgeler. Popülist siyasetin getirilerindendir. Uzlaşmacı siyasetin de önünü tıkayan asli unsurlardandır.

Yukarıda andığım başlıklar, Türkiye siyasetini total bir şekilde anlayabilmek için tabii ki de yeterli değil. Cüzi bir kısmını hatırlatmak istedim. Siyaset sahnesindeki güncel gelişmeler de buradaki kavramları eşleştirebilmek adına yerinde bir zamanlama sunuyor. Kolay gelsin…

Ceyhun ÇİÇEKÇİ

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Avrupa Gündemi Konferansları – II: “Bizi Bağlayan Göç” – AB-Türkiye Ortaklığını Yeniden Değerlendirmek

Kocaeli Üniversitesi’nin yürütücülüğünde düzenlenen Avrupa Gündemi Konferanslarının ikincisi 24-25...

Avusturya Seçim Sonuçları: Aşırı Sağ FPÖ’nün Zaferi Yeni Bir Dönemi mi İşaret Ediyor?

Avusturya’da 2024 seçimleri, ülkenin siyasi tarihindeki önemli dönüm noktalarından...

Afro-Avrasya Araştırmaları Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Yaz Okulu Tamamlandı

Afro-Avrasya Araştırmaları Enstitüsü tarafından düzenlenen "Uluslararası İlişkiler Yaz Okulu...

Afrika’nın Konumu ve Türkiye: BM 79. Genel Kurul Toplantısı

1945 Yılında kurulan BM’nin bugün dünya haritası üzerinde yer...