Euro Bölgesi Anlaşmasında İngiltere Yok

Euro Bölgesi’ndeki borç krizi konusunda sabaha kadar görüşen AB liderlerinin toplantısından, mali yapıları yeniden düzenleyecek yeni bir AB anlaşması yapılmasına onay çıkmadı.

Bunun yerine, Almanya ve Fransa’nın önerdiği ek denetim mekanizmaları 27 üyenin 23’ünce yapılacak ayrı bir anlaşma ile uygulamaya girecek.

Liderler, Brüksel’deki görüşmelerine önümüzdeki saatlerde yeniden başlayacak. Zirvenin ilk saatlerinde, Avrupa Merkez Bankası’nın borçlu ülkeler için büyük bir yardım paketinin gündemde olmadığını açıklaması ardından dünya piyasalarında hisseler değer kaybetmişti.

Dün Dow Jones, yüzde 1,6, Fransa’da Cac40 yüzde 2,5, İtalya’da FTSE MIB endeksi yüzde 4,3 düştü. Bu sabah da Euro ile Asya’daki hisse ve emtia borsaları güne değer kaybıyla başladı.

İngiltere Veto Etti

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, sabahın ilk ışıklarıyla sona eren görüşmelerden sonra yaptığı açıklamada, tüm AB üyelerini kapsayan bir anlaşmayı tercih ettiğini, ancak bunun İngiltere’nin tutumu nedeniyle mümkün olmadığını söyledi.

Sarkozy, İngiltere’nin bazı mali kurallardan muaf tutulmayı teklif ettiğini belirtti. Sarkozy, “Bunu kabul edemezdik. Zaten yeterli derecede kural olmadığı için şu anki sorunları yaşıyoruz” dedi.

İngiltere Başbakanı David Cameron ise özellikle mali hizmetler sektörüne getirilecek yeni denetimlerden muaf tutulma konusunda güvenceler alamadığını belirterek, var olan koşullar altında AB yapılarında yeni bir düzene gidilmesinin İngiltere’nin çıkarlarına uygun olmadığını belirtti; ‘fiilen veto kullanmış oldum’ dedi.

İngiltere gibi Euro Bölgesi’ne üye olmayan Macaristan da, mali siyasetlerde daha geniş kapsamlı eşgüdüm sağlamasını gerektirecek bir AB anlaşmasına destek vermeyeceğini bildirdi.

İsveç ve Çek Cumhuriyeti ise karar vermeden önce parlamentolarına danışmak istediklerini bildirdi. AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, anlaşmaya taraf olacak ülkelerin Uluslararası Para Fonu IMF’ye ihtiyaç duyabilecek ülkeler için 200 milyar Euro ek kaynak sağlayacağını açıkladı.

Almanya ve Fransa liderlerinin hafta başı yaptığı görüşmelerde ana hatları çizilen öneriler, ulusal bütçelerin daha sıkı kurallara tabi olmasını, kuralları ihlal edenlere, müzakere sürecine girişilmeksizin hemen yaptırım uygulanmasını öngörüyor.

AB hâlihazırda üyelerinin enflasyon ve bütçe açıklarında belirli eşikleri aşmamasını bekliyor, ihlal halinde öngörülen yaptırımlar çoğu zaman ihtar açıklamaları ile geçiştiriliyordu.

Bugünkü görüşmelerde, bütçe denetiminde getirilecek ek ölçütler ve yaptırımların ayrıntıları ele alınacak. Liderler görüşmelerinin ilk bölümünde, Euro bölgesindeki kurtarma paketi için tavan değerin 500 milyar Euro’yu aşmamasını da kararlaştırdı.

Güvenilirlik Artacak

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, yeni anlaşmanın gelecek Mart’a kadar hazır olması gerektiğini vurguladı. Sarkozy, oluşan çatlağın ‘iki vitesli bir Avrupa’ yaratacağı yorumlarını ise kabul etmedi. Bazı yorumcular ise zirvenin Euro kullanan ve kullanmayan ülkeler arasındaki ayrışmayı ortaya koyduğunu düşünüyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel de zirvede alınan kararların Euro Bölgesi’nin güvenilirliğini arttıracağını belirtti. Merkel, “Ben hep Euro Bölgesi’ndeki 17 ülkenin güvenilirliğini geri kazanması gerektiğini söyledim. Bence bu olabilir ve bugünün kararlarıyla olacaktır’ dedi. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi de, planlanan anlaşmanın ekonomik siyasetler açısından daha disiplinli olunmasını sağlayacağını belirtti.

Hafta başında hazırlanan Alman-Fransız planı şu değişiklikleri öngörüyordu;

  • AB Komisyonu’nun aşırı bütçe açığı veren ülkeleri cezalandırma yetkisinin olması
  • Euro Bölgesi’ndeki 17 ülkenin anayasalarına denk bütçe yapacağı taahhüdünü koyması
  • Euro Bölgesi ülkelerinin ortak kurumlar ve mali işlem vergisi sistemine sahip olması
  • Gelecekte gerekebilecek kurtarma paketlerinde, Yunanistan örneğinde olduğu gibi özel yatırımcıların yükün bir kısmını üstlenmemesi

İngiltere ve Macaristan’ın ret kararı ardından, liderler bugün bu maddeleri elden geçirip yeniden yazmaya çalışacak.

 

(tuicakademi-BBC)

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Kolektif Kimlik Bağlamında Sosyal Bütünleşme: Gezi Parkı Olaylarından Bir Perspektif

Fazilet Bektaş Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Bu çalışma, uluslararası alan...

Teknolojinin İpek Yolu: Otoriterleşme ve Çin’den Dünyaya Uzanan Dijital Otoriteryanizm

Nazlı Derin Yolcu Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Dünyada geçmişten günümüze...

Arap Baharı ve Demokratikleşme: Tunus ve Mısır’da Sivil Toplumun Karşılaştırmalı Rolü

Ayça Özalp  Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Giriş Demokratikleşme ve sivil toplum...

Küresel Göç Yönetiminde Sivil Toplumun Etkisi: Sivil Toplumun Katkısı ve Sınırları

Kaancan Koçak  Sivil Toplum Çalışmaları O-Staj Programı Özet Göç insanlık tarihinin en...