İranlı Protestocular Yılmıyor

İranlı muhalifler yoğun baskılara ve provokasyon korkusuna rağmen Pazar günü meydanlara çıkarak seslerini duyurmaya çalıştı. Ev hapsinde tutulan muhalif liderlerin güvenliğinden endişe ediliyor.

İran’ın yarı resmî Fars Haber Ajansı, pazar günü yapılması planlanan protesto öncesinde, gösterilere şiddet karışabileceği uyarısında bulunmuştu. Muhaliflerden Halkın Mücahitleri Örgütü’ne bağlı silahlı grupların, protesto mitinginde göstericilere ateş açmak için ülkeye girdiklerini iddia etmişti. Ancak, internete sızan ilk görüntüler, pazar günü Tahran sokaklarının güvenlik birimleri ve sivil milislerle dolu olduğunu gösteriyor.

Musevi ve Kerrubi Üzerindeki Baskılar Artıyor

İran yönetiminin, ev hapsinde tutulan muhalif liderler Mir Hüseyin Musevi ve Mehdi Kerrubi üzerindeki baskısını da giderek artırdığı belirtiliyor. Geçtimiz Cuma günü, İran Meclisinde çok sayıda parlamenter, her iki muhalif liderin de ölüm cezasına çarptırılmasını talep etmişti. Mir Hüseyin Musevi’nin danışmalarından ve Paris’te sürgünde yaşayan Ardeşir Emir Ercümend, Musevi’nin güvenliğinden büyük kaygı duyduğunu şu sözlerle dile getiriyor:

“Hepimiz çok endişeleyiz. Musevi ve karısına yiyecek ulaştırılıp ulaştırılmadığını bile bilmiyoruz. Güvenlik birimleri, Musevi ve eşine gıda maddelerinin temin edildiğini iddia ediyor. Ama ben burada şunu özellikle vurgulamak istiyorum: Hâlihazırda, Mir Hüseyin Musevi ve karısı Zehra Rahnavard’ın can sağlığının bütün sorumluluğunu, İran yönetimi taşımaktadır.”

Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de son protestolardan bir gün önce cumartesi günü, ekim ayından bu yana İran’da tutuklu bulunan iki gazeteciyi Almanya’ya geri getirmek için Tahran’a gitti. İran’ın resmi yayın organları, yaşanan protestoları görmezden gelerek, Westerwelle’nin İran Devlet Başkanı Mahmud Ahmedinejad ve İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi ile olan görüşmelerine geniş yer verdi. Westerwelle, Berlin’e dönüşünün ardından yaptığı açıklamada, temaslarında insan haklarına uygun hareket edilmesi konusunu da gündeme taşıdığını belirtti. Ancak uzmanlar Batılı ülkelerin İran yönetimini etkileme ihtimalleri konusuna kuşkulu yaklaşıyor. İran’daki muhalif hareketin kendi iç dinamizmi ile güçlenmesi gerektiğini aksi takdirde bu hareketin dışarıdan yönlendirildiği suçlamasıyla karşı karşıya kalınacağını düşünüyor.

(tuicakademi, deutsche welle)  

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Türkiye-AB İlişkilerinde Kırılma Noktası: AK Parti Döneminde Yaşanan Gelişmeler ve Güncel Durum

Dr. Aziz Armutlu Giriş: Türkiye AB İliskileri Türkiye ile Avrupa Birliği...

Yapay Zeka Diplomasisi: AI Diplomasisinin Yükselen Çağı

The Emerging Age of AI Diplomacy To compete with China,...

Kolektif Kimlik Bağlamında Sosyal Bütünleşme: Gezi Parkı Olaylarından Bir Perspektif

Fazilet Bektaş Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Bu çalışma, uluslararası alan...

Teknolojinin İpek Yolu: Otoriterleşme ve Çin’den Dünyaya Uzanan Dijital Otoriteryanizm

Nazlı Derin Yolcu Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Dünyada geçmişten günümüze...