Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesi Üzerine

Türk Dünyası’nın birlik ihtiyacına ve hasretine tam olarak cevap verememekle birlikte Türk Cumhuriyetleri arasındaki işbirliği ve bütünleşme arayışlarının son yıllardaki en önemli adımı olan ‘Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin 2. Zirvesi 23 Ağustos Perşembe günü Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te yapılmıştır. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün rahatsızlığının nüksetmesi nedeni ile yarıda bırakıp yurda döndüğü zirveye Türkmenistan ve Özbekistan da katılmamıştır. Birliğin işlevini ve faaliyetlerini incelemeden önce kuruluşuna ve yapısına kısaca göz atmakta fayda olacaktır.

Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (TDİK) nedir?

Konseyin temelleri 1992 yılında toplanmaya başlayan “Türkçe Konuşan Devletler Devlet Başkanları Zirveleri” ne dayanmaktadır. 2006 yılında Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in de dile getirdiği üzere zirvelerin uluslararası örgüt statüsüne dönüştürülmesi ihtiyacı hissedilmiştir. Bu doğrultuda ilk önce 3 Ekim 2009 tarihinde ‘Nahçıvan Anlaşması’ Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan tarafından imzalanmış, daha sonra ise 16 Eylül 2010 tarihindeki İstanbul Zirvesi’nde yayımlanan ‘İstanbul Bildirgesi’ ile TDİK resmen kurulmuştur. Bundan sonraki zirveler de artık Türk Konseyi Zirveleri adını almıştır. Konsey bünyesinde merkezi İstanbul’da olan bir ‘Genel Sekreterlik’ oluşturulmuş ve bu göreve de emekli büyükelçilerimizden Halil Akıncı atanmıştır. Genel Sekreterlik altında ise şu birimler görev yapmaktadır:

·         Devlet Başkanları Konseyi

·         Dışişleri Bakanları Konseyi

·         Kıdemli Memurlar Komitesi

·         Aksakallar Konseyi 

·         TDİK Zirveleri

16 Eylül 2010’da toplanan ve Konseyin kuruluş bildirgesinin de imzalandığı İstanbul Zirvesi’nde daha önce çalışma dili olarak kullanılan Rusça ve İngilizce yerine, Türk Dünyası’nın belki de en önemli ortak kültür unsuru olan Türk Dili benimsenmiş ve ‘ Türkçe’ ilk kez zirvelerin çalışma dili olarak kullanılmaya başlanmıştır. Türk Dili Konuşan Ülkeler Konseyi’nin ikincisi ise 23 Ağustos 2012 günü üye devletler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi, kültür ve eğitim alanında işbirliğinin arttırılması, ortak alfabe ve ders kitapları hazırlanması başlıklarını müzakere etme amacı ile Bişkek’te toplanmıştır. Zirve Türkmenistan ve Özbekistan’ın katılmaması, Türkiye’nin de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün erken ayrılması sebebi ile istenilen düzeye ulaşmasa da özellikle Dışişleri Bakanları seviyesindeki çok taraflı ve ikili görüşmeler önceki zirvelere göre artış göstermiş; bu da zirvelerin birer panel veya forum niteliğinden diplomatik toplantılara dönüşmesi anlamında olumlu karşılanmıştır. Türk Dünyası’nın ortak bayrağının belirlendiği zirvede ayrıca 3. Türk Konseyi Zirvesi’nin Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de yapılması da kararlaştırılmıştır.

Sonuç

Türk Dünyası’nın daha güçlü bir bütünleşme, işbirliği ve ortaklığa ihtiyaç duyduğu açıktır. 1991 yılında SSCB’nin dağılması ve Türk Cumhuriyetleri’nin bağımsızlıklarını kazanmasından sonra bir takım faaliyetler gerçekleştirilse de yukarıda da belirttiğimiz gibi genel olarak kültürel etkinliklerin ötesine geçilememiş, bu yönde güçlü bir devlet iradesi ve diplomasisi de oluşturulamamıştır. Bu nedenle ‘Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’ (TDİK)’nin -özellikle de Türkiye’nin öncülüğünde- yapılandırılmış olması olumlu ve desteklenmesi gereken bir adımdır. Ancak Konseyin eksikleri de göz ardı edilmemeli ve Türk Dünyası adına hareket etme iddiasındaki bu kurumun daha dikkatli politikalar takip etmesi sağlanmalıdır. Özellikle Türkmenistan ve Özbekistan’ın hala birliğe tam üye olmamaları ve toplantılara düzenli katılım göstermemeleri üzerinde durulması gereken bir noktadır. Türk Dünyası, Gaspıralı İsmail Bey’in ‘Dilde, fikirde, işte birlik’ özdeyişinden hareketle yola çıktığını iddia eden bu kuruluştan siyasi ilişkiler başta olmak üzere her alanda ortaklık ve Türk Dünyası’nın tamamını içine alacak çok daha kapsayıcı bir politika yürütmesini beklemektedir.

Gökhan ALPTEKİN

Pamukkale Üniversitesi

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğrencisi

 

Kaynakça

TDİK http://turkkon.org/

T.C. Dışişleri Bakanlığı http://www.mfa.gov.tr/default.tr.mfa

Wikipedia http://tr.wikipedia.org/wiki/Ana_Sayfa

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Türkiye’nin Afrika Açılımı: Uganda ile Yapı Merkezi Arasında İmzalanan Demiryolu Anlaşmasının Stratejik Boyutları

Uganda’nın Türk inşaat firması Yapı Merkezi ile 272 kilometrelik...

Batı’nın Sıkıntılı Kökenleri: Din Adamları ve Avrupa’nın Yahudi ve Müslümanlarının Ortadan Kaldırılması

Bu yazı Şener Aktürk imzasıyla ilk olarak BROADSTREET tarafından...

Sırbistan’ın İsrail’e Silah Satışı 2024 yılında 23 Milyon Euroyu Aştı

Bu yazı ilk olarak Sasa Dragojlo ve Avi Scharf...

Avrupanın Enerji Güvenliğinin Sağlanmasında Türkiye’nin Katkısı

Avrupanın Enerji Güvenliği Bugün her kesim tarafından kabul edilen bir...