Togo’da Binlerce Kişiden, Hükümet Karşıtı Gösteri

Togo Devlet Başkanı Faure Gnassingbe’nin, anayasayı değiştirme girişimi son iki gündür Başkent Lome’de, binlerce kişinin sokaklara dökülmesine neden oldu.

Binlerce insanın sokağa dökülerek düzenledikleri gösterilerde, Devlet Başkanı Faure Gnassingbe ve hükümetini protesto ediyor. Yerel basından elde edilen bilgilere göre, 14 partiden oluşan muhalefet koalisyonunun çağrısı üzerine toplanan binlerce kişi, Lome sokaklarını doldurmuş vaziyette. Koalisyonun Lideri Jean-Pierre Fabre,yaptığı konuşmada,gösterilerin anayasal hak olduğunu ifade ederek, Togolulara protesto çağrısında bulundu. Göstericiler, Devlet Başkanı Faure Gnassingbe’nin anayasayı değiştirme girişimini protesto ediyor.

Faure Gnassingbe, 2005 yılından bu yana iktidarda bulunuyor. Bu görevi, ülkeyi 38 yıl yöneten babasından devralmıştı. Gnassingbe, anayasada değişiklikler yapmak istiyor. Bu isteminin amacı ise, devlet başkanlığında iki dönem sınırlamasını kaldırmak. Muhalefet ise,sınırlamanın korunmasını istiyor. Cumhurbaşkanlarını en fazla iki, beş yıllık görev süresi ile sınırlamak ve iki turlu bir oylama sistemi kurmak istiyorlar. Bu yüzden 2017 yılının Ağustos ayından bu yana, ülke çapında gösteriler düzenliyor. Bu gösteriler eylül ayından bu yana neredeyse haftalık bir olay haline geldi.

Gana Devlet Başkanı Nana Akufo-Addo ve Gine Devlet Başkanı Alpha Conde, muhalefet ile iktidar arasında arabuluculuk yapıyorlar. Devlet başkanlarının bu hafta içinde yaptıkları açıklamada,  muhalefetin 6 aydan uzun süredir düzenlediği protestolara ara vermeyi kabul ettiğini bildirmişti. Ara bulucular, iktidar ile muhalefet arasında anayasa değişikliğinin ele alınacağı müzakere sürecinin 15 Şubat’ta başlayacağını duyurmuştu.

Kossi Djivo’da, protestoculardan biri, “Yaklaşmakta olan müzakere sürecinden herhangi bir olumlu sonuç beklemiyorum çünkü mevcut rejim dürüst değil.” diyerek düşüncelerini ifade etti.

Muhalefetteki koalisyon, tutukluların serbest bırakılması ve güvenlik güçlerinin geri çekilmesini kapsayan “tırmandırmaya karşı tedbirler” talep ediyor.

Gnassingbe, 2010 ve 2015 yıllarında iki seçim kazanmıştı. Her ikisi de muhalefet tarafından kınandı ancak Togo’nun önde gelen uluslararası borç vericisi, Avrupa Birliği 2015 seçimlerini “Togo halkının demokrasiye olan bağlılığını kuvvetlendiren bir seçim” olarak nitelendirdi. Ayrıca Afrika Birliği ECOWAS’da, oylamanın özgür ve şeffaf olduğunu söyledi. Muhalefet grupları, seçim yasasında yapılan değişikliklere karşı protesto yaptıklarını ifade ettiler ve cumhurbaşkanının kaç defa görev yapabileceği konusunda bir sınır uygulanmasını talep ettiler.

Uzun zamandan beri meydana gelen bu protestoların, 15 Şubatta başlayacak olan müzakere süreciyle olumlu bir sonuç doğurması halinde Togo halkı ve muhalefet koalisyonu demokrasi zaferini kutlayacak gibi gözüküyor.

Merve ACAR
o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynakça:

Sosyal Medyada Paylaş

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Uluslararası Göç Dalgaları ve Kentsel Kalkınma: İstanbul Örneği

Bu yazıda, öncelikle Türkiye’nin göç ile kalkınma sürecinin anlaşılması ve kalkınmanın nasıl bir seyir izlediği, ardından İstanbul'un tarihsel süreç içerisinde dış göçler tarafından nasıl şekillendiği, 21. yüzyılın uluslararası en derin göç meselesi olan Suriyeli mülteci akınının etkisi vurgulanarak değerlendirilecektir.

Röportaj: Gülüm Özçelik ile Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları Bağlamında Göç

Bu röportaj, Gülüm Özçelik ile Uluslararası Hukuk ve İnsan...

Göçün Feminenleşmesi: Toplumsal Cinsiyet Perspektifinden Kadın Göçmenler

Bu çalışma, göç deneyimi yaşayan kadınların toplumsal cinsiyet rollerinden kaynaklanan mağduriyetlerini ortaya çıkarmaya, bu kadınların göçlerinin nedenleri ve yöntemlerine, göç esnası ve sonrasında karşılaştıkları risklere ışık tutmaya çalışmaktadır. 

Suriye İç Savaşı Sonrası Yaşanan Göçün Terör Bağlamında AB’ye Etkileri

Bu yazıda AB kuruluşu ve gelişim süreci kısaca ele alındıktan sonra Suriye İç Savaşı’nın patlak vermesiyle başlayan süreç ve iç savaşın şiddetlendiği yıl olan 2015 ve sonrasında Avrupa ülkelerinde görülen terör olayları üzerinde durulacaktır. Aynı zamanda bu süreçte oluşan göç dalgalarının Avrupa’da aşırı sağın ve İslamofobinin yükselişi üzerindeki etkileri ele alınacaktır.